Bilindiği üzere bazı alışkanlıklar çocuk yaştan itibaren kazandırılmalıdır. Bunlardan biride ağız ve diş sağlığına yönelik alışkanlıklardır. Özellikle çocuk yaşta edinilen bu alışkanlıklar yetişkin döneminde de fayda sağlamaktadır. Çocuğun süt dişleri olarak tabir ettiğimiz dişlerinin 6 ay ile 2,5 yaş arasında gelişim gösterir ve diş sayısı 20 adet olarak gelişimini tamamlar. Süt dişlerinin sağlıklı olması, çocuğun fiziksel gelişime olumlu katkı sağlayacağı gibi psikolojisine de olumlu etki sağlamaktadır. Çünkü çocuk kendi ağız ve diş sağlığının bakımını sağladıkça beslenme, konuşma gibi fonksiyonlarını geliştirebilir. Bunun yanı sıra süt dişlerden sonra kalıcı olarak faaliyet gösterecek olan dişlerine de küçük yaştan itibaren yatırım yapmış olur. Çocuklarda ağız ve diş sağlığı koruması dişlerin çıkış zamanından itibaren anneler tarafından sağlanmalıdır.
Hem bebeğin hem de annenin bu yeni alışkanlığı benimsemesi açısından bebeğe verilen sıvı miktarı önemlidir. Sürece uygun olarak yavaş ve sabırlı davranıldığı takdirde anne cesaret kazanacak bebekse yeni alışkanlığı anneye duyduğu güvenle daha çabuk benimseyecektir. Biberonu birden kesmek yerine, biberon ve bardak arası farklı denge kurmak gerekir. Biberonla verilen sıvıların miktarlarını azalıp, bardaktaki miktar çoğaldıkça bebek bunun farkına varacaktır. Böyle bardağa daha çok yönelmek isteyecektir. Bebeği bu konuda şaşırtmak, seveceği farklı sıvılarla tanıştırmak yerinde bir davranış olacaktır.
Tuvalet eğitimi anne-baba için sabır ve istikrar isteyen, çocuklar içinse biraz şaşkınlık ve korku uyandıran bir süreç olabiliyor. Tuvalet eğitimine başlamadan önce çocuğunuzun eğitime başlamak için hazır olup olmadığını değerlendirmelisiniz. Bunun dışında tuvalet eğitimi boyunca çocuğunuzun yanında siz ona destek olacağınız için kendinizin de hazır olduğundan emin olarak eğitime başlamalısınız. Tuvalet eğitimine başlarken aynı zamanda lazımlık, klozet adaptörü, alıştırma külotu, yatağın altına açmak için hasta bezleri gibi işinizi çok kolaylaştıracak ürünleri de satın almanızın çok yararını göreceksiniz.
Emzirmek bebeğin sadece karnını doyurmak değil, bebeğin ruhunu da doyuran bir faaliyettir. Anne ile bebek arasında çok güçlü bir bağ sağlar ve emzirmek güven duygusu aşıladığı için bebeğin sosyal gelişimine de büyük katkısı vardır.
Yeni doğum yapmış anneler genel olarak endişe halindedir. Bebeklerinin sağlıklı ve mutlu olmaları için ellerinden geleni yaparlar. Halbuki bebeklerinin sağlıklı ve mutlu olabilmesi için annelerin sağlıklı ve iyi bir ruh halinde olması gerekir. Çünkü bebeklerin özellikle doğumlarının ilk zamanlarında besin ve güven kaynakları sadece anneleridir. Anneler hasta, yorgun olursa ya da iyi beslenmezse bebeklere yeterli veya besleyici süt sağlayamayabilirler.
Emzik bırakma konusu bebeklerin emziğe zor ya da kolay alışmasına bakmadan, bırakılacağı dönemlerde bir problem haline gelebiliyor. Özellikle anne memesini yeni yeni bırakmaya başlayan bebeklerde mama ile beslenmenin anne memesi gibi güven ve tatmin duygusu vermediği hissiyatıyla bebekler emziklerine her zamankinden daha çok bağlanıyorlar. Kreşe/anaokuluna başlayan veya annesinin işe geri dönüşüyle bakıcı ile baş başa kalan bebeklerde de emzik, duygusal ihtiyaç giderici bir araca dönüşebiliyor.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz ve size daha iyi bir hizmet sunabilmemiz için sitemizde çerezler(cookie) kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.